Süleymaniye Camii

Mimar Sinan'ın kalfalık eserim dediği cami

Süleymaniye Camii

Süleymaniye Camii İstanbul’da aynı isimdeki semtte yer alan, Süleymaniye camii Mimar Sinan’ın kalfalık eserim dediği camidir.

Süleymaniye Camii hakkında bilgi

Süleymaniye Camii, İstanbul, Türkiye’de Osmanlı İmparatorluğu’nun 10. padişahı olan Kanuni Sultan Süleyman tarafından Mimar Sinan’a yaptırılan büyük bir camidir. İstanbul’un tarihi yarımadadaki üçüncü tepede yer almaktadır ve kentin siluetine hakimdir. İnşa çalışmalarına 1550 yılında başlanmış, cami 1557 yılında ibadete açılmıştır.

İşte Süleymaniye Camii hakkında bazı temel bilgiler:

1. **Mimarlık:** Mimar Sinan’ın klasik Osmanlı mimarisini temsil eden önemli eserlerinden biridir. Caminin kubbesi ve minaresi, İstanbul’un siluetinde belirgin bir şekilde yer alır.

2. **Planı:** Cami, büyük bir avlu, dört minaresi ve merkezi bir kubbesi olan geleneksel bir Osmanlı mimari planına sahiptir. Ayrıca cami kompleksi içinde medrese, kütüphane, hastane, hamam ve diğer binalar da bulunmaktadır.

3. **Mimari Detaylar:** Süleymaniye Camii’nin iç mekanındaki süslemeler ve detaylar oldukça etkileyicidir. Mihrap, minber ve pencerelerdeki işçilik, Osmanlı sanatının zarafetini yansıtır.

4. **Tarihî Önem:** Süleymaniye Camii, Osmanlı İmparatorluğu’nun zirvesindeki bir dönemde inşa edildi ve Osmanlı İmparatorluğu’nun en büyük camilerinden biri olarak kabul edilir.

5. **Manzara:** Cami, yüksek bir tepeye inşa edildiği için İstanbul Boğazı ve Haliç’in muhteşem manzarasına hakimdir. Bu nedenle, sadece dini bir yapı olmanın ötesinde, turistlerin ve yerel halkın ziyaret ettiği bir mekan haline gelmiştir.

Süleymaniye Camii, İstanbul’un en önemli tarihi ve kültürel simgelerinden biridir ve hem dini hem de mimari açıdan büyük bir öneme sahiptir.

Osmanlı’nın eski yapılarında, iki önemli konuya özen gösterilirdi. Bunlardan biri yapının yapılacağı yer, ikincisi de yapının bölümlerinin birbirine uyum sağlamasıdır. Yeri bakımından yapısı yüksek bir alanda bulunsun, bulunmasın yapının sayesinde geniş bir alan görülür. Ne kadar uzağa bakılsa da gökyüzü görülür.

Yapının genel görünümü gösterişli ve genişçedir. Her ayrıntısı ve çeşitli süslemeleriyle devamlı şekilde sade ve uyumlu bir etki sağlayabilir. Mimar Sinan ile öğrencilerinin üstün zekâları sayesinde meydana gelen güzel sanat eserleri içinde Osmanlı Mimari usullerinin en gerçekçi olarak görüldüğü yapı, Süleymaniye Camii’dir.


Süleymaniye Camii Resimleri
Süleymaniye Camii Resimleri

Camii, Kantarcılar mahallesine bakan bir tepe üzerinde Bâb-ı Vâlâ-yı Seraskeri (Genelkurmay Başkanlığı bugünkü İstanbul Üniversitesi Rektörlük ve diğer binaları) ile Bâb-ı Vâlâ-yı Fetvâ- penâhî (bugünkü İstanbul Müftülüğü binası) arasındadır. Ulu bir görüntü ile göğe doğru uzanır. Geniş avlusunda etrafa göz atıldığında Rumeli ve Anadolu kıtaları ve İstanbul önünde birleşen iki deniz ve adalar görülür. Biraz daha uzaktan ve havanın sisi içinden Keşi (Bursa Ulu Dağ) Dağı, açık bir havada Osmanlı’nın eski büyüklüğünü düşündürür.

Süleymaniye Camii böyle bir güzel görünüm insanın aklına hoş düşünceler getirir. Süleymaniye Cami’nin oldukça sade olan dış görünümü, son derece güzel ve etkili hatları, bulunduğu yerin güzelliğini tamamlar. İnsanın düşüncelerini en doruk noktada kendisini yaratana ulaştırır. Süleymaniye Camii 1556 yılında Kanûnî Sultan Süleyman tarafından yaptırılmıştır. Avlusunun iki yanında minareleri vardır.

Rivayete göre, dört minâre;

camii yaptıranın İstanbul’un Fethi’nden sonra dördüncü hükümdar olduğunu gösterir. Minarelerin şerefelerinin toplam sayısıda Kanunî Sultan Süleyman’ın Osmanlı Devleti’nin kurucusu olan Sultan Osman Gazi’den sonra onuncu padişah olduğunu belirtir. Camii ön kısmının iki yanındaki minarelerde ikişer ve avlunun sonunda iki minarede de üçer şerefe olup dört minarede toplam on şerefedir ve alt kısımlarında sarkaç süslemeleri vardır. Yine Camii’nin ön kısmıyla iki yanında bulunan üç güzel kapıdan içeri girilir. Bu kapıların üstleri yassı kemerlidirler. Kemerin üzerinde de süslü oymalar vardır.

Kubbenin etrafında yirmi dört kubbe ve bir o kadar da sütunlar ile bir daire oluşur. Ön kısmında bulunan kapıya en yakın olan iki sütun somaki taşındandır. Diğer sütunlardan sıra ile onu sarı gül renginde mermer ve onu da beyaz mermerdendir. Bu sütunların tamamı mücevher mimari yöntemi ile yapılmış olup boşlukları beyaz mermerdir.

Süleymaniye Camii Resimleri

Sarkaçların uçları dahi süslenmiştir. Caminin çatısında dört kubbe vardır. Kubbelerin iç yüzeyleri yağlıboya üzerine çek motifleri işlenip süslenmiştir. Ortada olan en büyük kubbe beyaz mermerden sarkaçlar ile süslenmiş olup, sarkaçların ucu yaldızlıdır.

Caminin iç kapısının yukarı kısmı üçgen şekilde, süslü beyaz mermerden yapılmıştır. Üzerindeki süsleme son derece güzel olup görünüşü dahi büyük yapılara örnektir. Kapı camiinin bütün mimari özellikleri ile son derecede uyumludur. Camii binası ile avlunun duvarı arasında eşit aralıklarda ve her iki tarafta iki küçük oda vardır. Kapı aralığının pencereleri dikdörtgen şeklindedir. Ortalarında mavi yüzey üzerine mineli çiniler ile süslenmiş bir kemer bulunmaktadır. Bu kemerin üzerinde beyaz harflerle âyetler yazılı levhalar vardır.

Kapının önünde avlunun ortasında üzeri çinko kaplı ve birbirine paralel dört yönlü, son derece sade bir şadırvan yapılmıştır. Bunun güzel süslemeleri zümrüt yeşili renkte boyanmış demir parmaklıklardır. Bu parmaklıkların üzerindeki pervazlar beyaz mermerdendir. Bunların üzerinde de büyük yaprak şekilleri bezenmiştir ki bu yaprakların ortaları da zümrüt rengidir.

Avlunun tabanı tamamen beyaz büyük mermer taşlarla döşelidir.

Ancak caminin içine girilecek bölümde kapı arasında yani, büyük kapının önünde çok güzel somakiden yapılmış iki metre kadar çapında yuvarlak bir taş konulmuştur. Her ne ise bu somaki taşın üzerinden geçilip camiinin içine girilir. Orada ilgi çekici olarak göze ilk görünen şey camiinin son derece geniş alanı ve yüksek kubbesidir. Kubbenin tamamının üzerinde açık mavi, beyaz ve sarı süslemeler kaplıdır.

Süleymaniye Camii Resimleri

Bu renkler camii çok canlı bir şekilde süslemektedir. İçten ve dıştan birçok işlemeler ve oymalar, değerli mermerler ve fağfurî (porselen)ler vardır. Bu işlemelerde beyaz ile mavi, özellikle beyaz renk çoktur. Somaki ve gül renginde granit sütunlar ve bazı kırmızı çizgiler süslemelere uyumlu şekilde çeşni katarlar. İşlemelerin yaldızlan da son derece sınırlı bir şekilde kullanılmış olduğundan yapının ulu görüntüsüne zarar vermemiştir. Büyük kubbeyi tutan dört büyük dirsek vardır. Bunların, alt yanında da, giriş katı ile kadınlara özel olan ve kare şeklinde caminin ortasına bakan mahfelin bulunduğu yerin karşısında ikinci katın yan tabakalarının dayandığı sütunlar bulunmaktadır. Ortada bulunan dairenin etrafında üç yuvarlak kat vardır.

Ramazan ve bayram gecelerinde bunların parmaklıkları üzerinde yakılan kandiller yıldız, çiçek ve yaprak gibi şekiller oluştururlar. Bu katların birine kapının yanında yapılmış iki merdivenden girilir. İki yüksek katdan biri ortada bulunan büyük kubbenin altındadır. Yukarıda sözü edilen kubbelerin üzerine de camii avlusunun dışından konulmuş ağaç merdivenler ile çıkılır. Bu ikinci katta insan hoş bir manevî duyguya kapılır. Caminin içinde çıkan her çeşit ses (akustik) orada toplanır. Caminin içinde herhangi bir tarafında alçak sesle bile söylenmiş olsa, her ne söylenirse orada duyulur. İlgi çekici insanı şaşırtan diğer bir özellik de mimarlara örnek gösterilebilir.

Yeraltında birtakım yollar kazılıp üzerlerinde birtakım kemerler yapılmıştır. Bu yollardan camiinin içinden dışarıda, Süleymaniye’nin bütün yan yapılarına su dağıtan su depolarına gidilir. Süleymaniye Camii’nin mimarı ünlü Mimar Sinan camii içinde devamlı hoş güzel bir hava bulundurmak için bu yer altındaki yolları yapmıştır. Caminin tabanının orta kısmında yer alan bu yollar üzerinde tahtadan kapaklar konularak aşağıdan gelen hava aracılığı ile caminin içerisinin yaz mevsiminde devamlı serin ve kış mevsiminde sıcak olması sağlanmıştır.

Süleymaniye Camii Resimleri

Süleymaniye Camii’sini süslemekte olan levhaların tümü ünlü hattat Hasan Çelebi tarafından çizilmiş ve yazılmıştır.

Bu ünlü hattatın mezarı Sütlüce’de öğretmeni olan kişinin yanındadır. Hasan Çelebi’nin güzel eserlerinden olarak mavi zemin üzerine beyaz harfleri oluşturan mineli çiniler gerçekten övgüyle anlatılacak eserlerdir. Bu çinilerin etrafı zümrüt mavisi renkte yaprak şekilleri olarak mihrabın iki tarafını süslerler.

Sol tarafta bulunan minber gibi mihrabın da beyaz mermerden yapılmış süslü sarkaçları vardır. Minberi oluşturan mermer taşlar dört parçadır. Minberin kapısıyla kanatlan birinin uzunluğu ve diğerinin yüksekliği sekiz metre olarak tek parça mermerden yapılmıştır. Sağ tarafta bulunan mahfel (Padişaha özel bölme)de beyaz mermerden olup, mücevheri mimari yöntemi ile yapılmıştır ve uçlarında süslü beyaz mermerden başlıklar ile somaki sütunları vardır. Bu mahfelde abdest almak için çok süslü iki musluk vardır.

Mahfelin kapısıyla tahtaları tamamen geometrik şekiller oyulmuş ceviz ağacındandır. Yine aynı mahfelde bulunan ceviz bir kürsünün üzerindeki oymalar da son derece özenilerek yapılmıştır. Camiinin diğer tarafında hatib (din konularında konuşan, bilgi veren)’in konuşma yeri vardır. Burası sade olarak yapılmış ise de Padişah mahfeli kadar güzeldir ve mücevheri yöntem ile yapılmıştır. Hatib mahfelinin arka kısmında bir kütüphane yapılmıştır. Çok güzel bir parmaklık ile ayrılmıştır. Bu parmaklığın onarımı Sultan I. Mahmud zamanında Sadrazam Mustafa Paşa tarafından yaptırılmıştır. Daha sonra bu parmaklık Ahmet Vefik Efendi tarafından tekrar onarım yapılarak yenilenmiştir.

Camiden dışarı çıkıldığında diğer dış katların üslerinden geçilir. Bu katların en aşağıdaki olanı sıra ile kemer şeklindeki kubbeler ile yapılmıştır. Bu kubbelerin bazıları yüksek ve bazıları da alçak ve dardır. En yukarıdaki kubbe ise müstevî mimari yönteminde yapılmış olup kemerleri aynı hizada dar ve yüksektir.

Kıble tarafında içinde gül ağaçları dikili mezarlar vardır. Bunların ortasında çok güzel türbeler de bulunur. Bunlardan camiyi yaptıran Padişahın (Kanûnî Sultan Süleyman) türbesi de buradadır. Türbenin tanıtımı özel olarak ayrıca yapılacaktır. Türbenin etrafında gerek padişah soyundan, gerek tarihte adı geçmiş ünlü kişilerden bazılarının mezarları olduğu gibi ünlü Sadrazam Ali Paşa ile ailesi de orada gömülüdür.

Süleymaniye Camii Resimleri
Süleymaniye Camii Resimleri

Süleymaniye Camii’nin mimarı olan Mimar Sinan’ın mezarı bu anlatılan ünlülerin arasında olmayıp, camiinin dış avlusu ile kendi zamanında Yeniçeri Ocağı olan Bâb-ı Fetvâ-Penâhî (bugünkü İstanbul Müftülüğü) arasında, kendilerine özel, alçak gönüllüce bir güzel mezar yapmıştır. Mimar Sinan’ın Yeniçeri (bir askerî sınıf) komutanlarından olduğu ve uzun zaman onur ve şerefle mimar oldukları sürece yeniçeriler sınıfında Hasekilik ulufesi (ücreti) almış olduğu bilinmektedir.

Başlangıçta Osmanlı Devleti’nin askerî gücünü en yüksek düzeye çıkarmış oldukları halde sonraları devamlı ayaklanmalar ile hem padişaha hem de halka zararlı davranışlarda bulunan Yeniçeri Ocağı, Sultan II. Mahmud tarafından yüksek kararlılıkları ile kapatılmasıyla, geride kalanlara yeniçerilerin adını hatıra getirecek bir iz ve eser bırakmayıp herşeyiyle yok edilmiştir. Hatta Yeniçerilerin mezar taşlarında bulunan imâme (başlıklar)leri kırılmıştır. Ancak özel olarak Mimar Sinan’ın mezarına dokunulmamıştır.

Padişah Sultan II. Mahmud’un özel izinleri ile Osmanlı Mimarisi’nin öncülerinden olan kişinin mezarı üstünde Hasekîlerin görülmeye değer imâmelerinin şekli bugünde durmaktadır. Süleymâniye Camii’nin yan yapıları İslâmi bilimlerin öğretildiği özel bir mektep, dört yüksek okul (medrese), bir lise, bir tıb mektebi, bir ilk öğretim mektebi, bir aşevi ve öğrenciler için hastahane, bir hamam ve bir akıl hastahanesinden oluşan külliyeden meydana gelir.

Peçevî Tarihi’nin 424. sayfasında anlatıldığına göre Süleymaniye Camii’nin yapılmasında vekillere (hesap görevlisi, muhasebeci) tarafından tutulan defter kayıtlarında caminin yapım giderlerinin sekizyüzdoksanaltıbin sekizyüzseksen üç (896.883) florin olarak gösterilmektedir. O zaman elli tanesi bir kuruş olmak üzere elliüç milyon yediyüzseksenikibin dokuzyüz (53.782.900) akçe karşılığıdır.

Kanunî Sultan Süleyman’ın zamanındaki bir kuruşun zamanımızdaki gümüş Mecidiye ile elli kuruş yirmiyedi paraya karşılık olacağı Mösyö Belen tarafından tahmin olunduğuna göre Süleymaniye Camii’nin bütün yapım giderleri şimdiki hesaplarla ve Sîm Mecidiye (bir para çeşidi) karşılığı olarak ellidörtmilyon beşyüzsekizbin dokuzyüzaltmışdokuz (54.508.969) kuruşa ve yahut onmilyon dokuzyüzbin (10.900.000) Frank’a ulaşır. Florin altmış akçe olarak hesaplanırsa yaklaşık yine bu rakam elde edilir.


Mimar Sinan'ın kalfalık eserim dediği cami


Süleymaniye Camii neden önemli?

Süleymaniye Camii halk arasında ‘‘sonsuza kadar yıkılmayacak cami” unvanıyla bilinmektedir. Bu unvan, yapının aşırı derecede sağlam olduğunu vurgulamaktadır. Öyle ki Mimar Sinan’ın zekâsı ve mimarlığının en güzel örneklerinden bir tanesidir. Yapı sadece dini misyonuyla değil, eğitim amacıyla da öne çıkmıştır.


Süleymaniye Camii Mimar Sinan’ın hangi eseri?

Mimar Sinan’ın kalfalık eseri olarak tanımladığı Süleymaniye Camisi, Osmanlı padişahı Kanuni Sultan Süleyman’ın emriyle 1551-1558 yılları arasında yapılmıştır. Süleymaniye Camisi, Klasik Osmanlı Mimarisi’nin en önemli örneklerinden birisidir.


Süleymaniye Camii Kimin mezarı var?

Kanuni Sultan Süleyman, Rabiya Sultan, Mihrimah Sultan, Saliha Dilaşub Sultan, Asiye Sultan’ın mezarlarıyla Sultan II. Ahmet Han ve Sultan II. Süleymanın mezarları bulunmakta. Türbe sekizgen bir planda yapılmış.


Süleymaniye Camii nin altında ne var?

Süleymaniye Cami’nin altındaki dehlizler

Süleymaniye Camii’nin zemininin, ısıtma-soğutma, havalandırma ve su kanalı olmak üzere iki ayrı katmandan oluştuğunu biliniyor. “Zeminin iki metre altında yer alan tünellerin bir kısmı, tarihi eseri yazın serin, kışın sıcak tutması için yapılmıştır.


süleymaniye camii planı


süleymaniye camii planı

Süleymaniye Camii hakkında bilgiler konumuzdan sonra diğer camiiler ile bilgiler için aşağıdaki linki kullanabilirsiniz… Semih YAŞAR

CAMİLERİMİZ

Eski sitemizdeki yorumlar…

  7-G Hümeyra pamir   –   06.10.2011
camii çok güzel

  burak göncü   –   27.09.2011
çok büyük güzel bir cami

0
be_endim
Beğendim
0
mutluyum
Mutluyum
0
d_n_yorum
Düşünüyorum
0
_a_rd_m
Şaşırdım
0
sinir_oldum
Sinir oldum
Süleymaniye Camii
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

0 Yorum

  1. 21 Mart 2018, 23:50

    Bu camide namaz kılmak nasip olmadı henüz ama içini çok merak ediyorum.

Giriş Yap

Dostkelimeler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Sosyal Medyada Takip Edebilirsiniz...