Selam dostlarım, konumuzda Hz.Peygamberin (sav) hayvan sevgisi, Peygamber Efendimizin Hayvan Sevgisi, Dilsiz hayvanlar hadis, Peygamber Efendimizin hayvan sevgisi ile ilgili hadisleri, Hayvanlarla ilgili hadisler, Peygamber efendimiz Hangi hayvanı çok severdi?, Dinimizde hayvan sevgisi, Hayvanlarla ilgili hadisler Diyanet, Dinimizde köpek sevgisi aramalarında sizlere yardımcı olacak şekilde paylaşımlar yapmaya çalışacağız.
Sizler de konumuzla ilgili paylaşmak isterseniz yorum bölümünden ekleyebilirsiniz. Yorumlarınız bizlere daha iyi paylaşımlar yapmak için yol gösterecektir.
Dostkelimeler.com / Türkiye’nin en geniş Güzel sözler, ayetler, hadisler ve atasözleri ve deyimler platformu // Bizleri her türlü sosyal medyadan takip edebilirsiniz. Konumuzun altında linkler mevcuttur.
Hz.Peygamberin (sav) hayvan sevgisi
Efendimiz (SAV) Peygamberlik göreviyle şereflendirildiği zamanda bütün dünya gibi hayvanlarda onun getirdiği nura muhtaçtı. Öyle ki her konuda olduğu gibi hayvan sevgisinde de bir zirve insanıydı. İnsanlık en büyük ahlak değerlerini Efendimiz (SAV)’den öğrendiği gibi hayvan sevgisini de ondan öğreniyordu.
O’nun, insan dışındaki canlılara, hayvan ve bitkilere de büyük değer verdiğini ve temiz bir çevre için elinden gelen her şeyi yaptığını görüyoruz. O, “Yerdekilere merhamet edin ki göktekilerde size merhamet etsin”.. buyurarak merhamete erişmeyi, tüm yeryüzündeki varlıklara merhamet etmeye endekslemiştir.
Bir köpeğe su veren kadının bağışlandığını belirtirken, bir kediye eziyet edip ölümüne sebep olmanın Allah’ın gazabını çektiğini vurgulamıştır. Bir keçiyi sağan adama uğradığında ona şunları söylemiştir: “Sağdığında yavrusu içinde süt bırak” ..
HAYVANLARA EZİYET YASAKLANIR
O’nun sayesinde birçok uygulamada son bulur. Mesela: Develerin boynuna acı veren bir halka takılmakta , uzun yolculuklarda insanlar, başta develeri olmak üzere bütün binek hayvanlarının damarlarını yarıp kanlarını içmekteydiler. Bu tip uygulamalar Peygamberimiz (SAV) tarafından kesin olarak yasaklanır.
Gelenek haline gelen sırtlarında karşılıklı oturarak saatlerce yapılan hitabet ve şiir törenleri yasaklanır. ”Hayvanlarınızın sırtını iskemleniz gibi kullanmayın. Allah , bu hayvanları ancak, güçlük çekmeden gidemeyeceğiniz yerlere kolayca gidebilmeniz için sizin emrinize verdi. Ayrıca yeri de yarattı. Diğer ihtiyaçlarınızı onun üzerinde giderin” diyerek şair ve hatipler yeryüzüne davet edilir.
Kendisine, “Hayvanlara yapılan iyilik için de mükafat var mı?” diye soranlara şu cevabı vermiştir: “Evet, her canlıya yapılan iyilik için mükafat vardır.”(Buhari, Şürb, 9) O, hayvanları bile keserken, bilenmiş bıçakla ve hayvana fazla eziyet çektirilmeden kesilmelerini özellikle emretmiştir. (Müslim, “Sayd”. 57)
Arkadaşlarını ve kıyamete kadar gelecek bütün ümmetini eğitirken, sıcak bir yaz gününde susuzluktan kıvranan bir köpeğe acıyarak bir kuyuya inip zahmet çekmesine rağmen ona su içiren bir adamın bu yüzden Cennete girdiğini anlatır. Ve ”bir kadın da kendisini hapsederek ölmesine neden olduğu için cehenneme atıldı.” der.
Eşi Hz. Aişe(r.a.)’nın devesine biraz sert davrandığını görünce uyarır.
-”Merhametten mahrum olan, her türlü hayırdan mahrumdur.”
Arkadaşlarıyla beraber bir yolculuk sırasında bir kuşun yuvasından iki yavrusunu alanları sert biçimde uyarır. Anne kuş o sırada başının üzerinde çırpınıp durmaktadır.
-”Yavrularını alarak bu hayvanın canını kim acıttı? Verin ona yavrularını”
ORDUNUN YÖNÜ DEĞİŞİR !
Mekke’nin Fethi esnasında Ordunun en önünde ilerlerken yolları üzerinde yeni doğum yapmış dişi bir köpekle yavrularını görür. Suraka oğlu Cuayl’i çağırarak emir verir.
– Anneyle yavrularının önünde duracak ve ordunun tamamı geçinceye kadar onlara nöbetçilik edip, ezilmekten koruyacaksın. Dişiyle yavruları rahatsız edilmemiş fakat onbin kişilik Fetih ordusu istikametini değiştirmiştir.
KONUŞMAYAN BU HAYVAN
Birgün yolda giderken açlıktan karnı sırtına yapışmış bir deve görür. Yüzü bulutlanır ve devenin sahibine döner:
– Konuşamayan bu hayvana bakarken Allah ‘tan kork!
KOYUNUN GÖZÜ ÖNÜNDE
Kuzeni Abbas oğlu Abdullah anlatmaktadır. Bir gün Allah ‘ın Elçisiyle bir yere gidiyorduk. Birisi kesmek üzere bir koyunu bağlamış, koyunun göz önünde bıçağı biliyordu. Hz. Muhammed(sav) ona seslendi:
– Onu defalarca mı öldürmek istiyorsun?
Peygamber Efendimiz (s.a.v.)’in hayvanlarla alâkalı vaz’ ettiği hususlara başka dinlerde rastlamak mümkün değildir. Peygamber Efendimiz (s.a.v.) hayvanlara gösterilmesi gereken merhametten, eziyet ve hakareti yasaklamaya, onları sevip okşamaya, gıda ve temizliklerine ihtimama, yavrularının bakım ve korunmasına kadar hiçbir şeyi ihmal etmemiştir.
Bazı hadislerde, hayvanların insanlar üzerinde hakları olduğu, hayvanlara karşı riayet edilmesi gereken bir kısım görevlerin bulunduğu ve bunların ihlâli halinde de kıyamet gününde hesap verileceği ifade edilmektedir. Üsame ibni Zeyd’e Peygamberimiz (s.a.v.): “Ey Üsame, acıkan ciğer sahibi her hayvan hususunda dikkatli ol! Kıyamet günü Allah’a şikâyet edilirsin.” demiştir. Başka bir hadis-i şerifte: “Eğer hayvanlara yaptığınız haksızlıktan dolayı Allah sizi affedecek olursa, sizi pek çok affa mazhar kılmış demektir.” buyrulur.
Peygamberimiz (s.a.v.)’in konumuzla ilgili ümmetine vaz’ ettiği hususlardan bazıları şunlardır:
Hayat haklarına riayet: Peygamberimiz karga, çaylak, akrep, fare, kelb-i akur (köpek ve yırtıcı hayvanlar), yılan gibi gerek insanlara ve gerekse diğer hayvanlara zararlı olanları, zararları dokunması söz konusu olduğu zamanlar dışında “faydasız ve keyfi bir şekilde hayvanların öldürülmesini yasaklamıştır. Efendimiz (s.a.v.) kurbağa, karınca, arı, hüdhüd, çekirge gibi bir kısım hayvanların öldürülmesini de kesin bir lisanla yasaklamıştır. Bilhassa, karıncaların öldürülmemesi hususunda ısrarla duran Rasûlullah (s.a.v.), ısırdığı için karınca yuvasını yaktıran bir peygambere: “Seni ısıran bir tek karınca idi, sen ise tesbih eden bir ümmeti helak ettin.” diye vahiy gelerek, Allah tarafından ihtar edildiğini anlatır.
Gıdalarına ihtimam: Hayvanlara karşı mes’ûliyeti mucip hususlardan biri de onların gıdaları ile ilgilidir. Susamış bir köpeği sulayan bir yolcunun, bir başka rivayette kötü yola düşmüş bir kadının, bu hareketi nedeniyle Allah’ın rızasına mazhar olduğu ve bütün günahlarının affedildiği ile ilgili meşhur hadisten anlaşıldığına göre hangi hayvan olursa olsun yapılan herhangi bir iyilik makbul ve sevabı gerektiren bir ameldir.
Ashab’tan bir kısmının: “Ya Rasûlallah! Hayvanlara yaptığımız iyilikten dolayı bize ücrette mi var?” diye sorması üzerine Peygamberimiz (s.a.v.) şu cevabı verir: “Evet, her bir yaş ciğer sahibine yapılan iyilik için ücret vardır.” Âlimler bu hadise kıyas yaparak, yapılan her iyiliğin mükâfatı varsa her kötülüğün de cezası olacağına hükmetmişlerdir. Nitekim bir hadiste, kedisini hapsederek açlıktan ölmesine sebep olan bir kadının, cehennemde bir kedi tarafından tırmalanmak suretiyle azaba maruz bırakılacağı bildirilmiştir.
Hatta Peygamberimiz (s.a.v.); yolculuk sırasında mümbit bir yere uğranıldığı vakit, hayvanın sırtından inilerek otlardan hakkının verilmesini, otsuz yerlerden de süratle geçilmesini tavsiye etmişlerdir. Hz. Enes (r.a.): “Biz bir yerde mola verince, hayvanlarımızın istirahatını sağlayıncaya kadar istirahat etmezdik.” demiştir.
Temizlik ve bakım: Ebu Hureyre (r.a.)’den gelen bir rivayette Peygamber (s.a.v.): “Koyunların burunlarını silin, ağıllarını temizleyin, ağıllarına yakın yerde namaz kılın, zira onlar cennet hayvanıdır.” buyurmuşlardır.
Peygamber efendimiz Hangi hayvanı çok severdi?
Muhammed, kedisi Müezza’yı o kadar çok severmiş ki, Müezza bir gün sedirde oturan Hz. Muhammed’in giysisinin ucunda uyuya kalmış. Her kedi dostu gibi uyuyan bu güzelliğe kıyamayan Hz. Muhammed, Müezza’yı uyandırmaktansa giysisinin ucunu usulca keserek kalkmayı tercih etmiş.
Hz.Peygamberin (sav) hayvan sevgisi konumuzdan sonra diğer konularımıza da bakabilirsiniz… Semih YAŞAR