Unutkanlık ile ilgili sözler

Selam dostlarım, konumuzda Unutkanlık ile ilgili sözler, Unutmak İle İlgili Sözler, Unutkanlık ile ilgili Komik sözler, Unutkanlık ile ilgili atasözleri, Unutanlara kapak sözler, Yapılan hiçbir şeyi unutmam Sözleri, Özünü unutmak ile ilgili Sözler, Geçmişi unutma Sözleri, Unutmak güzel şey, Unutmakla ilgili şiirler aramalarında sizlere yardımcı olacak şekilde paylaşımlar yapmaya çalışacağız.

Sizler de UNUTKANLIK ile ilgili güzel sözler paylaşmak isterseniz yorum bölümünden ekleyebilirsiniz. Yorumlarınız bizlere daha iyi paylaşımlar yapmak için yol gösterecektir.

Dostkelimeler.com / Türkiye’nin en geniş Güzel sözler, ayetler, hadisler ve atasözleri ve deyimler platformu // Bizleri her türlü sosyal medyadan takip edebilirsiniz. Konumuzun altında linkler mevcuttur.

UNUTKANLIK, BİR HASTALIĞA BAĞLI DEĞİLSE; İLGİSİZLİK, ÖNEMSEMEZLİK HATTA SORUMSUZLUKTAN KAYNAKLANIYOR, DEMEKTİR… EROL ÇEVİK

Beyin tembelliği, beden tembelliğinden gelir. Eyyüp Sabri OSMANOĞLU

Kin ve nefret duygusu beyni öldürür. Eyyüp Sabri OSMANOĞLU

Ölür ölmez unutulmamak istiyorsanız, ya okumaya değer eserler yazın, yahut da yazılmaya değer işler başarın. Benjamin Franklin

Bilgiyi unutkanlık değil, ihmal mahveder. Eyyüp Sabri OSMANOĞLU

Unutma olmayınca saadet de olmaz. A. Maurois

Bilmek istediğini en iyi bildiğine benzet unutmazsın. Eyyüp Sabri OSMANOĞLU

Unutkanlık, geçmişin hafızadan silinmesidir. Jean Paul

Unutmak, insan doğasının bir parçasıdır ve bazen en iyi şeyler, unutmakla başlar.

Hatırlayamadığımız şeyleri unuttuğumuz için üzülmeyiz. Franklin P. Jones

Hatırlamak istediğimizde unutkan oluruz, unutmayı dilediğimizde ise anımsarız. William Shakespeare

Her şeyi unutmak için birkaç şeyi hatırlamamız gerekir. Seneca

Unutmak, insanın doğasında var olan bir durumdur; bazen en değerli anılar bile zamanla solup gider.

Unutmak, insanın yüksek sesle söylediği şeyleri değil, içtenlikle hissettiği şeyleri hatırladığı zaman gerçekleşir.

Unutkanlık, yaşamın doğal bir parçasıdır; önemli olan hatırlamak istediğiniz şeylerin ne olduğunu bilmektir.

Hatırlamak istediğiniz bir şeyi unuttuğunuzda, o şeyi hatırlamamak için savaşmayın; sadece onun doğal bir şekilde aklınıza gelmesini bekleyin.

Unutmak, yaşanan bir olayın önemsiz olduğu anlamına gelmez; sadece olayın yaşandığı zaman dilimindeki diğer etkilerin üzerini örter.

Unutmak, geçmişi tekrar yaşamamak için bir fırsattır.

Unutkanlık, geçmişin kaybolması değil, geleceğin hatırlanmamasıdır. Milan Kundera

Unutkanlık, zamanın hafızayı yavaş yavaş yemesidir. Albert Schweitzer

Unutkanlık, anıların yavaş yavaş uçup gitmesidir. Friedrich Nietzsche

Unutkanlık, geçmişin izlerinin silinmesidir ve geleceğin belirsizleşmesidir. Khalil Gibran

Unutkanlık, hafızanın zamanın ağırlığı altında ezilmesidir. Jorge Luis Borges

Unutkanlık, geçmişin hikayelerinin kaybolmasıdır ve geleceğin belirsizliğidir. Haruki Murakami

Unutkanlık, geçmişin tozlu raflarda kaybolmasıdır. Gabriel Garcia Marquez

Unutkanlık, hafızanın zamanın akışıyla yıpranmasıdır. Virginia Woolf

Unutkanlık, geçmişin sessizce kaybolmasıdır ve geleceğin bilinmezliğidir. Hermann Hesse

Unutkanlık ile ilgili Komik sözler

İyilik yaptığımız kişiyi mi denize atıyorduk!

Arkamdan kuyu kazan geri zekalı, bari önümden kaz! Geri geri mi gidelim.

Yalan söyleyen unutkan olursa vay haline!

Unutkanlık benim için bir hobi oldu, her gün yeni bir şey unutuyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli şifre sıfırlama linki alıyorum!

Unutkanlık benim süper gücüm, süper kahraman olabilirim!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Ne unuttum?” diye düşünüyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, hatta unutkanlıkla yaşadığımı bile unutuyorum!

Unutkanlık benim için bir şaka, ama neyi unuttuğumu hatırlamıyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Yarın ne yapacaktım?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir macera, her gün yeni bir şeyi unutuyorum!

Unutkanlık benim için bir sanat, her şeyi unutma konusunda ustalaştım!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu anahtar neyin anahtarıydı?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir şans, her gün yeni bir şeyi hatırlamıyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Eve gelirken ne unuttum?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir yetenek, her şeyi unutmakta üstüme yok!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu notun ne anlama geliyordu?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir oyun, sürekli “Hangi şeyi unuttum?” sorusuyla oynuyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu telefonun şifresi neydi?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir komedi, sürekli şaka yapıyorum ama neyi unuttuğumu hatırlamıyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu randevunun saatini kaçta almıştım?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir gizem, her gün yeni bir şeyi hatırlamıyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu ismi neden hala hatırlamıyorum?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir şarkı, her gün yeni bir notayı unutuyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu eşyayı nereye koymuştum?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir sır, her şeyi unutma konusunda ustalaştım!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu kişiyi nerede tanımıştım?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir macera, her gün yeni bir şeyi hatırlamıyorum!

Unutkanlıkla yaşamak zor, sürekli “Bu bilgiyi nereden öğrenmiştim?” diye düşünüyorum!

Unutkanlık benim için bir şaka, ama neyi unuttuğumu hatırlamıyorum!

Mahir iz Hocaefendiden ibretlik bir tesbit

Çağımız insanının, özellikle öğretim çağında ki gençlerin en büyük problemlerinden biri de hafıza zayıflığı… Yani günümüz insanı okuyup dinlediklerini aklında tutamayıp çok kısa bir sürede unutuyor. Oysa bir takım yaşlı insanlara, dedelerimize baktığımızda hafızalarının oldukça kuvvetli, zekâlarının keskin olduğunu görüyoruz.

İşte bunlardan biri de İslâmî ilimler alanında Osmanlı son döneminin tanınmış şahsiyetlerinden Mahir İz (1895-1974) Hocaefendi’dir.

Bu değerli alime bir gün:
“Hocam! Maşaallah çok keskin bir zekanız, muazzam bir hafızanız var. Elli, altmış sene evvelini dün gibi hatırlayıp söyleyebiliyorsunuz! Bunu nasıl başarıyorsunuz? Bunun sırrı nedir?” diye sorduklarında, Osmanlı’nın bu değerli münevveri göz terbiyesi ile alakalı çok ilginç bir cevap veriyor:
” Oğlum biz Osmanlı ilk mektebine gittik. Bize ilk gün yolda nasıl yürünür, bunun kaidesini öğrettiler. Göz, ayağın ucunda olacak yolda yürürken! Gözümüz hep ayağımızın ucundaydı. Hep önümüze bakardık. Sizler boyuna etrafınıza bakıyorsunuz… Ona bak, şuna bak… Sizde hafıza olmaz. Günahı göz işlerse de belasını gönül çeker. Gözler bakar, gönül rahatsız olur ve hafıza zayıflar.”

Hayat ibretlik nasihatlerle güzel…

Unutkanlık ile ilgili sözler konumuzdan sonra diğer konularımıza da bakabilirsiniz. Semih YAŞAR