Allah’ın adaleti
Yüce yaratıcımızın adaletinin nasıl tecelli ettiğini Hz. Musa as. peygamberin bir kıssası ile anlamaya çalışacağız.
Günlerden bir gün Hz. Musa (a.s.) İbadetini yaptıktan Sonra Bir Ağacın Altına dinlenmek için Oturur.
Hemen Yakınındaki Çeşmeyi Seyrederken, Bir Savaşçı Atıyla Çeşmeye Gelir.
Savaşçı Su İçmek İçin Eğildiğinde Boynundaki Altın Kesesini Islanmasın Diye Çıkarır Çeşmenin Yanına Bırakır.
Suyunu İçtikten Sonra Altın Kesesini Unutur…
Ve Yoluna Devam Eder.
…..
Savaşçı Gözden Kaybolur Kaybolmaz Hoplaya Zıplaya Bir Çocuk Gelir.
Tam Su İçecekken Altın Kesesin Farkeder.
Ve Hiç Düşünmeden Alır ve Uzaklaşır.
…..
Çocuk Gözden Kaybolunca Çok Yaşlı Bir İhtiyar İnleyerek Su İçmeye Gelir.
Aynı Anda Altın Kesesini Su Başında Unutan Savaşçı Keseyi Almak İçin Çeşmeye Doğru Yaklaşır.
Fakat Çeşme Başında Hiç Bir Şey Bulamaz…
Hemen Yanındaki Yaşlı Adamın Boğazına Sarılır Ve Altın Kesesini Vermesini İster.
İhtiyar Ne Kadar “Ben Almadım” Dese de Savaşçıyı İkna Edemez.
İyice Sinirlenen Savaşçı Kılıcını Çeker Ve Yaşlı Adamı Oracıkta Öldürür.
….
Olan Biteni Gören Hz. Musa ”Ey Rabbim Bu Nasıl Bir Adalettir. Ben Hiç Bir Şey Bilmiyorum.. Senin İşine sual olmaz ama ben anlamadım” Der.
Allah cc. Hazretleri şöyle seslenir :
Ey Musa;
Ben Sana Benim İşlerimi Anlayacak Kadar Akıl Vermedim ki, Sen Benim hakkımda yorum Yapıyorsun?
Ama Kalbinin Yatışması İçin gerçek Şudur :
Savaşçı, O Küçük Çocuğun Babasının Malını Yağmalamıştı.
Ölen İhtiyar İse Gençliğinde Çok Güçlü Bir Adamdı
Ama Bir Hiç Uğruna Bir Köylüyü Öldürmüştü.
O İhtiyarı Öldüren Savaşçı İşte O Köylünün Oğludur..
Ey Benim Gafil Kulum Şimdi Tövbe Et…
Çünkü Benim Adaletim İşte Bu Kadar Açıktır.
Sitemizde bulunan diğer Adalet Hikayeleri için burayı tıklayabilirsiniz…