Senai DEMİRCİ
  • 765 Puan
  • 16 Yazı
  • 0 Yorum

Son Yazılar

Vahiy insana insanı anlatır

İnsana dair “ahsen-i takvim” ifadesi, insana ayrıcalık vermez. “En güzel kıvam”da değil, “en güzel kıvam”ı bulmak üzere yaratılmıştır. “En güzel”e doğru kendini yoğurma/kıvamlama ödevi almıştır. “Ahsen-i takvim” insan doğmakla alınan ödül değil, doğumla başlayan ödevdir.İnsan, bulunduğu tüm bağlamlarda, ötekiyle kurduğu...

Devamını Oku

Kadından imam olur mu?

Caminin kadın-dostu olması gerektiğine, cumanın hanımlara açık olması gerektiğine, cenaze ve bayram namazlarının erkek namazı olmadığına dair, açık nebevi tavra dayalı hatırlatma, “kadın erkeklerle yan yana namaz kılacak” ya da “kadınlar da imam olacak” şeklinde yorumlanarak sabote ediliyor. Şaşırdım mı?...

Devamını Oku

Risale-i Nur Zaten Sadedir…

1. En başından söyleyeyim, Risale'nin sadeleştirilmesine karşıyım ama bildiğiniz nedenlerle değil. Risale-i Nur'un sadeleştirilmesine karşı çıkmaların hepsini Risale-i Nur fanatikliğine yormak insafsızlıktır, had bilmezliktir. Hiçbir şey göründüğü gibi değildir. Risale de öyle! 2. Hele de "Risale-i Nur vahiy mi ki,...

Devamını Oku

Son Menderes

Son Menderes Mazlumluktan prim devşirmedi. Bildiklerini söylese, hissettiklerini açık etse, onca iktidar kulesini yıkabilir, zalim muteberleri rezil edebilirdi. Sustu. Az konuştu. Çok okudu.     YIL 1991. Ankara Kocatepe Kitap Fuarı’ndaki İz Yayıncılık standına yanaşır adamın biri. Ünlüdür. Özellikle soyadıyla...

Devamını Oku

Bir gıybet bir Yusuf´u bin kuyuya atar

Bir gıybet bir Yusuf´u bin kuyuya atar "Yusuf'u öldürün ya da bir yere atın ki, babanızın yüzü size kalsın, sonra yine salih bir kavim olursunuz." [Yusuf SURESİ, 9. ayet] Uzak mısın o çirkin suçun işlendiği yerden? Ellerin kuyuya itmeye yanaşmaz mı...

Devamını Oku

Taksim´e en çok sen yakışırsın…

Taksim´e en çok sen yakışırsın… GENÇ KIZLARI okul kapılarında ezen, hakkını arayan delikanlıları soğuk duvarların dibinde bekleten azınlıkçı hegemonyanın havasını bozmak için, halkına yabancılaşmış, koltuklarını sessiz çoğunluğu dövmek için değnek bellemiş vesayet çetesini dağıtmak için meydan meydan dolaşırken alkışladık biz...

Devamını Oku

Hoş gittin ey Ramazan

Hoş gittin ey Ramazan Ne iyi ettin de geldin, hoş ettin beni de  öyle gittin ey ateşim, yangınım, külüm. Ateş oldun. Avucumda tutamadım seni. İçime düştün. Kalbimin karasına çaldım kor yüreğini. İbrahim[as] gibi gülden ateşlere düşürdün canımı. Ey kavurucu ateşim”...

Devamını Oku

Daha ne ister insan!

Daha ne ister insan!  Bizim gözümüzü diktiklerimizin hepsi meğer ne kolay gözden çıkarılası imiş Rahman için: Rahmân'ı inkâr eden şu nankörlerin konaklarını gümüşten damlarla ve üzerinde gösteriş yapacakları seyir teraslarıyla donatırdık. Dahası evlerini [gümüş] kapılarla, üzerinde yayıla yayıla oturacakları koltuklarla [donatır] ve altına...

Devamını Oku

Kırmızı kalem

Kırmızı kalem Yetmişli yıllarda iki idealist sosyalist arkadaştan birine SSCB'den (o zaman ki adıyla Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği) bir davet gelir. Demir perde olduğu için herkesin merak ettiği ama bir türlü gidemediği Moskova'yı merak eder ikisi de. Günü gelip arkadaşını...

Devamını Oku

Dere yatağı…

Dere yatağı… BİZİM BİR deremiz vardı. Duru akardı. İnce bir sancı gibi kıvranırdı vadilerin koynunda.   Dokunulmamıştı. Kaynağından geldiği gibiydi. Sevmiştik. Sevindirirdi bizi her uğradığımızda. Kâğıttan gemilerimizi yüzdürürdük gölcüklerinde. Balıkları vardı. Ve küçük yengeçleri ve körpecik yosunları. Serinlik kokardı. Denize...

Devamını Oku

Bir

Bir Biri iste; başkaları istemeye değmiyor. Başkaları istemezken seni, önce O istedi. Yolunu bekleyen yokken, hiç ummadığın bu varlığı isteyeceğini bildi. Seni yoklar arasından seçti ve istedi. Yokluğunun derdinde değilken başkaları, varlığını O önemsedi. Sen şimdi, başkasını istesen bile, başkası...

Devamını Oku

Ellerimiz ellerinizdedir Efendim…

Ellerimiz ellerinizdedir Efendim... Bildik ki, siz insanların en lütufkârısınız… Bir köleyi, bir çocuğu dahi geri çevirmezdiniz. Birnin elini tuttuğunuzda,, elinizi tutan kimse bırakmadıkça elini bırakmazdınız. Çölün aziz misafiri. Suskunların kutlu sözcüsü. Hüzünlerin sabırlı bekçisi. Teselli yağmuru. Huzur pınarı. Efendimiz.. Kokunuz...

Devamını Oku

 Posta Kodu Aşk

 Posta Kodu Aşk Hiç mektup yazdınız mı bugünlerde? Yo, yo, bir kaç dakikada tuşa getirilmiş SMS'leri kasdetmiyorum. Elektronik postaların ekrana düşen yalnızlığında da mektup tadı yok. MSN'lerin, Palktalk'ların ayak üstü buluşmaları da mektup olmaktan hayli uzakta. Şöyle mürekkebin aşkla şevkle...

Devamını Oku

Sonradan Görme

Sonradan Görme - Senai Demirci Bu tabir hayli eski, hayli eskitici... Kabalığın ünvanı olagelmiş aramızda. Aç gözlülüğün, kıymet bilmezliğin adı oluvermiş. Oysa hep görmemiz gereken bir gerçeğin de adı sonradan görme liğimiz: Önceleri görmezdik. Görmezlik bir yana, görmediğimizi bile göremezdik. Hem...

Devamını Oku

Yakub´ca Allah´ı olan Yakub´ca yaşar

Yakub´ca Allah´ı olan Yakub´ca yaşar "Ben kederimi ve hüznümü sadece Allah'a söylerim; benim bildiğim Allah sizin bildiğiniz gibi değil." Yusuf Suresi 86'dan hissettiğim sitemi yansıtmaya çalıştım bu mealle; öbür türlü vurgu kaçıyor. "Allah'ı başkalarına şikayet etme; yoksa merhametliyi merhametsizlere şikayet...

Devamını Oku

Mutluluk Nerede?

Mutluluk Nerede? Uzun bir süredir tam da yaşamak istediğin hayatını yaşamaya başlayacağını düşünegeldin. Fakat bunun için önünde hep bir engel oldu; önce yapılması gereken bir şey, bitirilmesi gereken bir iş, çalışılması gereken bir süre, ödenmesi gereken borçlar. Bunların hepsi bittikten...

Devamını Oku
Giriş Yap

Dostkelimeler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Sosyal Medyada Takip Edebilirsiniz...