Nasır-ı Hüsrev Sözleri

featured

Selam dostlarım, konumuzda Nasır-ı Hüsrev Sözleri ve Alıntıları, Nasır-ı Hüsrev İbretlik birkaç Sözü, Nasır-ı Hüsrev kimdir, Nasır-ı Hüsrev sefername sözleri ve alıtılar aramalarında sizlere yardımcı olacak şekilde paylaşımlar yapmaya çalışacağız.  

Ebû Muîn Nâsır b. Hüsrev b. Hâris el-Kubâdiyânî el-Mervezî (ö. 465/1073) İsmâilî filozof, şair, âlim ve seyyah. 394 (1004) yılında Horasan bölgesinde Belh şehrinin bugün Tacikistan sınırları içinde bulunan Kubâdiyan kasabasında doğdu. Bazı kaynaklarda Hz. Ali soyundan geldiği kaydedilmekteyse de kendisi eserlerinde böyle bir iddiada bulunamamıştır.

Tarih boyunca gerek İsmâilî olan gerekse olmayan çevrelerde Nâsır-ı Hüsrev’e dair birçok efsane oluşmuş ve onun adına bir otobiyografi kaleme alınmıştır. Nâsır-ı Hüsrev’in hayatına dair, Sefernâme’sinde anlattığı yedi yıllık dönemle (1045-1052) divanında ve diğer eserlerinde verdiği ipucu niteliğindeki bilgiler dışında bilgi bulunmamaktadır.

Nâsır-ı Hüsrev hakkında yapılan bütün çalışmalarda onun Fâtımî-İsmâilî hiyerarşisinde en yüksek makamı temsil eden imamdan sonra gelen hüccet makamında olduğu, imam tarafından tayin edilen on iki hüccetten biri olarak “hüccet-i cezîre-i Horasan” unvanıyla Horasan’da faaliyet gösterdiği belirtilmekte, hayatı ve şahsiyeti buna göre kurgulanmaktadır.

Sizler de Nasır-ı Hüsrev sözleri ve alıntıları paylaşmak isterseniz  yorum bölümünden ekleyebilirsiniz. Yorumlarınız bizlere daha iyi paylaşımlar yapmak için yol gösterecektir.

Dostkelimeler.com Türkiye’nin en geniş Güzel sözler, ayetler, hadisler ve atasözleri ve deyimler platformu // Bizleri her türlü sosyal medyadan takip edebilirsiniz. Konumuzun altında linkler mevcuttur.

Nasır-ı Hüsrev Sözleri

Nasır-ı Hüsrev, İsmailiyye mezhebinin önde gelen düşünürlerinden ve şairlerindendir. Onun eserleri, İslam felsefesi, ahlakı ve mistisizmi üzerine derinlemesine düşünceler içerir.

İşte Nasır-ı Hüsrev’e atfedilen bazı etkileyici sözler:


Gözlerimizle görebileceğimiz şeyler arasında, görünmeyeni en çok gören gözlerimizdir.


Gerçek bilgi, kendi bilgisizliğimizi kabul etme cesaretini gerektirir.


Hakikat, Allah’a dönüş yolu üzerinde yürüyenlerin kalplerindedir.


Bir insanın en büyük serveti, sahip olduğu bilgidir.


Bir insanın değeri, sahip olduğu ahlaki erdemlerle ölçülür.


Dünyadaki en büyük zenginlik, iç huzur ve mutluluktur.


Yolculuk, hem fiziksel hem de manevi bir yolculuktur.


Bilgelik, kendini tanımak ve kendi kusurlarını kabul etmekle başlar.


Güzellik, sadece dışarıdan değil, içeriden de gelir.


Sevgi ve merhamet, insanın en yüce erdemleridir.


Her insan sırdaş olamaz, her testi su tutmaz.


Dağda güzel ses çıkar ki dağ da onu güzel aksettirsin.


Utanmak insan ruhunda asıldır. İnsanı insan olarak muhafaza eden de budur.


Cömertlik, saadet anahtarıdır.


Halkı akılsızlığa sevk eden kişiye hakim denemez.


İster padişah, ister derviş, ister komutan olsun, elindekiyle yetindikten sonra hepsi birdir.


Bilgisiz ve görgüsüz kimseden gece bile kaç ve arkana dönüp bakma. Sana sağlayacağı sayısız faydalarla gönlünü avutma, eğleme; çünkü onun yüz faydası, bir tek zararını karşılamaz.


Kendi seviyende olanı komşu edin.


Kendi sırrını senden daha iyi kim saklayabilir?


Ben, dünyanın dört bucağında, Arap, Acem, Hind vє Türk memleketlerinde birçσk şehirler ve kaleleler gördüm, fakat yeryüzünde hiçbir ülkede Amid şehrinin kalesine benzer bir kale ne gördüm, ne de başka bir yerde bunun gibi bir kale gördüm diyeni duydum.


Hintlilerin aslı, Yemen’dendir ve Kettare de Arapça “Kattare”den bozmadır derler.


Dünyanın mihneti, eziyeti çoktur ama Şüphe yok, iyinin de sonu vardır, kötünün de.


İnsanoğlusun insan gibi hareket et Şeytan olmak neye yarar, insan ol.


Allah’ım sen de bilirsin ki ben delil getirirken düşmandan ürkmem. Fakat şeytanlardan korunmamak da akla uygun değildir. Akıllı ve söz bilir kişi, hepsi gulyabaniye benzer adamlara ne söz söyleyebilir ki ?


Birisi, müşteriye yalan söylerse onu bir deveye bindirir, eline bir zil verirler. Şehri dolaştırırlar, zili çaldırıp “ben yalan söyledim, o yüzden bu cezaya lâyık oldum, bu cezayı çekiyorum. Yalan söyleyenin cezası budur” diye bağırtarak teşhir ederler.


Umman denizinde, bir gün bir gece içinde bir kere med, bir kere cezir olur. Med zamanı sular on arşın miktarı kabarır, yükselir. Tam yükselince yavaş yavaş cezir olmaya başlar, on, on iki arşın alçalır.


Menfaatin uğruna bayağı insanlarla düşüp kalkma. Bundan dünyalığın artmadığı gibi dinin de elinden gider.


Bu dünyada akıllıca tohum ekenler, ahirette de cennet bahçesinin çiçeği olurlar.


Akraban da olsa bilgisizle ilgini kes. Çünkü vereceği sıkıntı, sağlayacağı huzurdan fazla olur.


Oradan Hama şehrine vardım. Hoş, mamur bir sehirdi. Asi ırmağının kıyısına kurulmuştu. Bu ırmak Rum ülkesine gittiğinden, yani İslam memleketlerinden kafir şehirlerine aktığından asi adını almıştır.


Nasırı Hüsrev Sözleri


Bu sözler, Nasır-ı Hüsrev’in derin felsefi düşüncelerini ve manevi öğretilerini yansıtır. Eserleri, İslam felsefesi ve mistisizmi hakkında derinlemesine düşünceler sunar ve okuyucularını manevi bir keşfe davet eder.




Nasır-ı Hüsrev Sözleri konumuzdan sonra meşhurlardan sözler kategorimize aşağıdaki linkten ulaşıp konularımızdan yaralanabilirsiniz… Dostkelimeler.com

MEŞHURLARDAN SÖZLER

Firdevsi Sözleri

Nizamülmülk Sözleri

Stefan Zweig Sözleri

Şeyh Said Sözleri

Malik bin dinar sözleri

Yogi Bhajan Sözleri

Sokrates Sözleri


 

0
be_endim
Beğendim
0
mutluyum
Mutluyum
0
d_n_yorum
Düşünüyorum
0
_a_rd_m
Şaşırdım
0
sinir_oldum
Sinir oldum
Nasır-ı Hüsrev Sözleri
Yorum Yap

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Dostkelimeler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Sosyal Medyada Takip Edebilirsiniz...