Kenan Rıfai Sözleri
Kenan Rıfai Sözleri
Allah cc’yı görür gibi namaz kıl… İbadetin yatıp kalkmaktan ibaret olmasın.
Dön geri borusu çalındığı vakit, en arkadakiler en öne geçer. Hanımlığınıza, hanımefendiliğinize güvenmeyin. Merhameti, şefkati elden bırakmayın.
Allah cc’nın, insanı, bir muhtacın gönlünü almaya muvaffak edişi, çok büyük lütuftur. Onun için, bana uzanan ihtiyaç elini öpmek isterim.!
Hastalığı için şöyle demiştir; O bana bir misafirdir. Ben onu evime gelen bir misafir gibi hoşlarım. Şikâyet bize yakışır mı? Gidecekse, hoşlukla gitsin.
Kibir, hakikatten habersiz olmak gibidir. Buz parçasının güneşten gafil olması gibi.
Kendinizee tarafsız bir gözle bakmaya alışın… Başkalarını öz evlâdın gibi, kendini ise, üvey çocuğun gibi say… Eksiklerine de, fazlalıklarına da göz yumarak te’vil (herhangi bir bilgi veya olayın açıklanması, yorumlanması) yoluna kaçma.
Şunu biliniz ki, asıl korkulacak suç, görünen hatalarınızdan ziyade, kalbî günahlarınızdır. Korkacaksanız bunlardan korkun ve çekinin. Zira derinlerde gizli kalmış bu kötülükleri temizlemezseniz, onlar bulundukları yeri tefessüh ettirip, âkıbet çürütürler.
Madde ile ruh anlaşıp dost olmadıkça, insanoğlunun kemâl ve huzur nâsibi yok demektir.
İlim ve irfan ne nisbette ziyade olursa, edeb ve sükût da o ölçüde artar.
Ruhlar ezel âleminde, ben sizin rabbiniz değil miyim suâline, evet RABbimizsin, dediler. Ama, oradaki ikrara, burada iki şahit lâzımdı. Yalancı olmayan iki şahit : İlim ve amel.
Kenan Rıfai Sözleri devam ediyor… Anlamaya çalışmak dileklerimizle…
İnsan, kendini silip, kendi menfaatini adalete feda ettiği ölçüde insan olur. Aleyhinize dahi olsa, doğruyu ve hak sözü söyleyin.
Bir gün Hazret, pencereden bakarak : – Size bir yalan… Ayşe hanım geliyor, der. Herkes pençereye giderek bakar. – Size bir yalan… dediğim halde, gene baktınız… İşte dünya da böyle. Yalan olduğu biline biline kanılıyor.! der.
Allah cc’nın huzuruna çıkmak için kıyâmet gününü ne beklersiniz? Her nefes O huzurdasınız. Hareketlerinizi, sözlerinizi, bilhassa niyet ve düşüncelerinizi bu anlayışa göre düzeltin.
Putperestlerin, putlarına taparak etrafında döndükler gibi sen de şu nefsinin hazları ve iptilâları etrafında dolaşıp durmaktan vazgeç. Onlara değerlerinden fazla kıymet verip, zebunu olma ve ebedîlere gösterilecek aşkla bağlanma.!
Hak Teala, kendisine isteyerek ve severek kulluk ve hizmet etmeyeni, başkalarına, ister istemez hizmetkâr eyler.
Allah’tan ecir ve mükâfat mı istiyorsun? İyilik yap ve karşılık bekleme. Zira iyiliğin hakiki bedeli, yaptığın hayrın kendisidir.
Doğruluk şiarınız olsun. Bu yüzden, isterse âlem halkı size aptal desin. Onların alayları ve dudak bükmeleri, sizi kıracak yerde, zevklendirsin. Bir gerçeği ortaya vururken alaya alınmak şereftir. Şunu bilin ki, insan ne kötülenmekle küçülür, ne de methedilmekle büyür.
Boğuşacak düşmanı yanlış seçmeyin! Kanı dökülecek düşman, nefsinizdir. Onu mağlup etmek, gerçeklerle aranızı açan uçurumları kaldırmak demektir.
Toprağın, başına inen kazma darbelerinden şikâyete ne hakkı var? Kuyucunun her kazma vuruşu, derinleşen bu çukurdan çıkacak suya zemin hazırlar. Manada vuslat olan bu nimete zahmet denir mi?
Beni aldatmak isteyene, aldanmış görünmekten zevk duyarım.
Zaman sermayedir. Onu israf edip heba etmeyelim.
Hiçbir şey bilmediğini bilmek, bilgilerin en büyüğüdür.
Kâinat, insan için hazırlanmış bir kitaptır. Heceleyin ve okuyun. Bütün mevcudat kelimelerinden cümleler, satırlar çıkar. Hepsi de birliğin ana dilini söyler ve sizi tevhide çağırır. Aslında, bütün o perakende görünen mevcudat kelimeleri, hep vahdeti söylemek için yekpareleşmiş, tek mânâ haline gelmişlerdir.
Hırpalanmak yerine okşanmak ve iltifat görmekte, belki daha fazla tehlike ve korku vardır. Ola ki beğenilmek, seni gurur ve kibir gayyasına düşürür de çarpılıp kalırsın.
Allah katında makbul olan amel, nefse muhalif olanıdır.
İnsanın hamuruna nur ve zulmet birlikte vaz edilmiştir. Yani beşer, ruhanî ve nefsanî kuvvetlerin karargâhıdır.
Namaza dururken : Allahü ekber… diyorsunuz. Eğer Hakk’ın herşeyden büyük olduğunu, haliniz ve fiilinizle de bilip ona göre yaşıyorsanız, evvel kendi varlığınızın büyüklüğünden kurtulmanız icab eder.
Huzur ve gönül zevki, ruhun dünya dedikoduları ile kalben takıntısının kesilmesine bağlıdır.
İnsanları Allah cc’ya yaklaştırmaya bakın, uzaklaştırmaya değil. İslâm’ın mes’eleleri üstlerinde durulmasında değer bulunmayan boş ve dar düşünceler değildir.
Sayısız günahlarımızı afveden Allah’ın bir kulu olarak, neden bir suçu bağışlamayalım?

Kenan Rıfai Sözleri konumuzdan sonra diğer konularımıza aşağıdaki linklerden kolaylıkla ulaşabilirsiniz… Semih YAŞAR