Aşık Veysel Sözleri

featured

Aşık Veysel’in güzel sözleri, Aşık Veysel Sözleri Kısa, Aşık Veysel Türküleri sözleri, Aşık Veysel sözleri ve şiirleri, Aşık Veysel Sözleri aşk, Aşık Veysel’in şarkı sözleri, Aşık Veysel sözleri Çay var içersen, Aşık Veysel Aşk Sözleri Kısa

Büyük halk ozanı Aşık Veysel’in Kısaca Hayatı…

Aşık Veysel hayatı Kimdir
25 Ekim 1894 tarihinde Sivas’ın Şarkışla ilçesinde doğan Aşık Veysel Şatıroğlu, Türk halk ozanlarının son temsilcilerindendir. Şarkışla’nın Sivrialan köyünde doğan ünlü ozan, çiftçi bir ailenin çocuğu olarak dünyaya geldi. 7 yaşında iken geçirdiği çiçek hastalığı sebebiyle sol gözünü kaybeden Aşık Veysel, yaşadığı talihsiz bir kaza sebebiyle de sağ gözünü kaybetti.

Aşık Veysel’deki cevheri ilk görenlerden biri Ahmet Kutsi Tecer’di. Ahmet Kutsi Tecer, Aşık Veysel’in şiirlerinin tanınmasında büyük katkı vermişti. Bir dönem Köy Enstitüleri’nde öğretmenlik yaptı. 1965 yılında TBMM, “Ana dilimize ve milli birliğimize yaptığı hizmetlerden ötürü” özel bir kanun çıkartarak maaş bağladı. 21 Mart 1973 günü doğduğu köy Sivrialan’da hayata gözlerini yumdu. Ondan geriye yıllar geçse de unutulmayacak şiirleri kaldı.

Aşağıda sizlere şiirlerinden de derleyerek Aşk Veysel Sözleri çıkarmaya çalıştık. Büyük ozan Aşk Veysel Sözlerinin sizlere değer katması dileklerimizdir.


Aşık Veysel Sözleri

Aşık Veysel, Türk halk müziğinin en önemli isimlerinden biri olarak kabul edilir.

İşte Aşık Veysel’e atfedilen bazı etkileyici sözlerinden bazıları:


Ben giderim adım kalır, dostlar beni hatırlasın.


Uzun ince bir yoldayım, gidiyorum gündüz gece.


Dostun evi gönüldür, gönülden gönüle bir yol vardır.


Gönül bir kuş olsa, düşse ağaca konmaz.


Yüce dağları deldim, ekin biçmek için geldim.


Gel ey denizin narına, yakup gibi yanarım ben sana.


Bir kuş olup uçsam, sevdiğimin durağına varsam.


Gönül ne gezersin Seyranda gezerim, Sivas’ın yöresinde, güzele bakarım.


Bir güzele vardım ben, âşık oldum andım ben.


Gönül yareler içinde, ben yine gezerim.


Dünya debdil oldu durum değişti. Kimi aya gider kimi cennete. Dünya güzellendi itibar düştü, Anne baba yoksun kaldı hürmete. Bakmaz mısın insanların işine.


Kötülükler doğar peşi peşine. Mezhep kavgasından din döğüşüne. Sanki varıp sığmamışlar cennete.


Dünya geniş idi şimdi daraldı. Çıkıp gideceğin yer belli değil. Yetmiş altı yıldır alır satarım. Bakmadım deftere kar belli değil.


Seyrettim alemi dünya dar dedim. Ay dünya, arası sanki bir adım. Denizi karayı ölçtüm aradım. Adalar içinde var belli değil.


Avrupa Asya ayrı bir kıta. Bir yıllık yol idi deveye ata. Uçaklar sığdırdı beş on saata. Daha neler çıkar dur belli değil.


Veysel gönülden ayrılmaz. Kahi bilir kahi bilmez. Yalan dünya yarsız olmaz. İster saçı sırma gönül.


Bu alemi gören sensin. Yok gözünde perde senin. Haksıza yol veren sensin. Yok mu suçun burada senin.


Cahil insan gül ise de koklama.


Sofular haram demişler, bu aşkın şarabına. Ben doldurur, ben içerim, günah benim kime ne!


Beni hor görme kardeşim. Sen altındın ben tunç muyum? Aynı vardan var olmuşuz. Sen gümüşsün ben saç mıyım? Ne varise sende bende. Aynı varlık her bedende. Yarın mezara girende, sen toksun da ben aç mıyım?


Benim sana verebileceğim çok bir şey yok.


aslında. Çay var içersen, Ben var seversen, Yol var gidersen.


Şu geniş dünya’ya sığmayan gönül, bir odaya kapandı kaldı.


İtimat edersen benim sözüme Gel birlik kavline girelim kardaş. Birlik çok tatlıdır, benzer üzüme İçip şerbetini duralım kardaş.


Herkim olursa bu sırra mazhar. Dünyaya bırakır ölmez bir eser. Gün gelir Veysel’i bağrına basar. Benim sadık yarim kara topraktır.


Aşk meyinden içen aşık ayrılmaz.


Güzelliğin on para etmez bu bendeki aşk olmasa.


Seversin, alırsın, karın olur / Seversin, alamazsın, karasevdalın olur.


Anlatamam derdimi dertsiz insana, Dert çekmeyen dert kıymetin bilemez.


Yüce dağlar şöhret bulur karınan.


Taş olsam yandım idi. Toprak oldum da dayandım.


Şu geniş dünyaya sığmayan gönül, şimdi bir odaya kapandı kaldı.


Cahil insan gül ise de koklama.


Ne varise sende bende Aynı varlık her bedende Yarın mezara girende Sen toksun da ben açmıyım.


Sen bilmezssin.. O bilmez.. Hiç kimse bilmez, bilemez.. Hatta Ben bile. Bir tek paşa gönlüm bilir.


Dünyaya gelmemde maksat ne idi: Bir sadık dost.


Ben bir insanoğlu sen bir dut dalı. Ben babamı sen ustanı unutma.


Koyun kurt ile gezerdi, Fikir başka başka olmasa.


Ademi sürdün bakmadın. Cennette de bırakmadın. Şeytanı niçin yakmadın? Cehennemin var da senin.


Ay geçer yıl geçer uzarsa ara, giyin kara libas yaslan duvara, yanından göğsünden açılır yara, yâr gelmezse yaraların elletme.


Aldanma cahilin kuru lafına, kültürsüz insanın kulu yalandır. Hükmetse dünyanın her tarafına, arzusu hedefi yolu yalandır.


Karadeniz gibi kükrer coşarsa. Dalgası gelince yaman aşıklar. Hırs gelip de ayranlığı şişerse. Kaybeder irade, dümen aşıklar.


İyi demez kötü demez metheder. Bakarsın ki bir tel kırmış çat eder. Sorsan baksan aşka binmiş at eder. Yorulup yollarda kalan aşıklar.


Gam leskesi saf saf oldu. Hep sözlerim boş laf oldu. Senin yolunda mahv oldu. Gençliğimin çağı benim.


Sensin derdine düştüğüm. Hayal oldu konuştuğum. Her gün yediğim içtiğim. İçerimde ağu benim.


Gönül sana nasihatim. Çağrılmazsan varma gönül. Seni sevmezse bir güzel. Bağlanıp da durma gönül. Yorulursun gitme yaya. Hükmedersin güne aya, Aşk denilen bir deryaya, Çıkamazsın girme gönül.


Derdim yüreğimde eller ne bilsin.


Sevgisi içimde yaşayıp duran. Nazlı güzellerin şirin İstanbul. Hayali kafamda hükümdar süren. Görmez gözlerime görün İstanbul.


Mecnun gibi dolanıyorum çöllerde. Hayal beni yeldiriyor yel gibi. Ah çeker ağlarım gurbet ellerde. Durmaz akar gözüm yaşı sel gibi.


Bir güzelin mecnunuyum ezelden. Veremem telkini gelmiyor elden. Yandım ateşine can u gönülden. Görmesem günlerim uzar yıl gibi.


Ben giderim sazım sen kal dünyada. Gizli sırlarımı aşikar etme. Lal olsun dillerin söyleme yada. Garip bülbül gibi ah u zar etme.


Çalıştım kadehim dolduramadım. Kimseye halimi bildiremedim. Gönlümün arzusunu aldıramadım. Dileğim hekime deyvermediler.


Ala gözlü benli dilber. Bir gün gelsen bize doğru. Seni sevdim can u dilden. Çekme kendini naza doğru. Ne pervam var ne de perdem. Sanma beni hali bir dem. Söyler seni teller her dem. Kulak versen saza doğru.


Allah birdir Peygamber Hak. Rabbül alemindir mutlak.


Senlik benlik nedir bırak. Söyleyim geldi sırası. Kürt’ü Türk’ü ve Çerkes’i. Hep Adem’in oğlu kızı. Beraberce şehit gazi. Yanlış var mı ve neresi?


Dokuz ay koynunda gezdirdi beni. Ne cefalar çekti ne etti Anam. Acı tatlı zahmetime katlandı. Uçurdu yuvadan yürüttü Anam. Anaların hakkı kolay ödenmez. Analara ne yakışmaz ne denmez. Kan uykudan gece kalkar gücenmez. Emzirdi salladı uyuttu Anam.


Aslıma karışıp toprak olunca. Çiçek olur mezarımı süslerim. Dağlar yeşil giyer bulutlar ağlar. Gök yüzünde dalgalanır seslerim.


Güle kıymet verilmezdi, Aşık ve maşuk olmasa.


Ne zaman toprakla birleşir cismim. Cümle mahluk ile bir olur ismim. Ne hasudum kalır ne de bir hasmım. Eski düşmanlarım olur dostlarım.


Aşkın beni elden ele gezdirdi. Çok dolandım bulamadım eşini. Beni candan usandırdı bezdirdi. Tuzlu imiş yiyemedim aşını. Benim ile gezdin beni arattın. Beraber oturup beraber yattın. Türlü türlü güllerinden koklattın. Aşık ettin güle bülbül kuşunu.


Bir yar için diyar diyar dolandım. Yoruldum da Çamlıbel’e yaslandım. Irmak oldum çalkalandım bulandım. Duruldum da Çamlıbel’e yaslandım. Gahi gönül oldum yüksekten uçtum. Ferhat oldum aşk uğrunda çalıştım. İrenk irenk çiçeklere karıştım. Dirildim de Çamlıbel’e yaslandım.


Çırpınıp içinde döndüğüm deniz. Dalgalanır coşar rüzgarından. Mevce gelir coşar inleyen aşkım. Ah çektikçe kaynar gelir derinden.


Dert ile mihnete dalmayan aşık. Ne yemiş ne doymuş eli bulaşık. Kınama Veysel’i fikri dolaşık. Ayrılmış yarinden yar diyarından.


Deli gönül değme çaydan bulanmaz. Coşarsa dalgası kendinden olur. Derdsiz aşık diyar diyar dolanmaz. Gezdirir kavgası kendinden olur.


Gönüle delidir demiştik baştan. Üşenmez borandan ıslanmaz yaştan. Boğulmaz denizden yenmez ateşten. Ateşi kor közü kendinden olur.


Bu dünyanın meyvesini. Yesem amma yesem amma. Arasam bulsam hasını. Yesem amma yesem amma.


Karadeniz gibi kükrer coşarsa. Dalgası gelince yaman aşıklar. Hırs gelip de ayranlığı şişerse. Kaybeder irade, dümen aşıklar.


Bu sözler, Aşık Veysel’in derin maneviyatı ve insanın iç dünyasına yönelik duygusal bakışını yansıtır. Sanatıyla ve sözleriyle Türk halkının kalbinde derin izler bırakan Aşık Veysel, yaşamı boyunca pek çok insanı etkilemiş ve ilham vermiştir.



Aşık Veysel´den nasihatler için tıklayabilirsiniz…

Aşık Veysel hayatı için tıklayınız…

0
mutluyum
Mutluyum
0
d_n_yorum
Düşünüyorum
0
sinir_oldum
Sinir oldum
0
_a_rd_m
Şaşırdım
0
be_endim
Beğendim
Aşık Veysel Sözleri

Tamamen Ücretsiz Olarak Bültenimize Abone Olabilirsin

Yeni haberlerden haberdar olmak için fırsatı kaçırma ve ücretsiz e-posta aboneliğini hemen başlat.

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir

Giriş Yap

Dostkelimeler ayrıcalıklarından yararlanmak için hemen giriş yapın veya hesap oluşturun, üstelik tamamen ücretsiz!

Bizi Sosyal Medyada Takip Edebilirsiniz...